Google TV, Gündemi Takip Edemeyenler İçin Tüm Gelişmeleri Özetleyen Haber Bültenleri Oluşturacak

Sıradaki içerik:

Google TV, Gündemi Takip Edemeyenler İçin Tüm Gelişmeleri Özetleyen Haber Bültenleri Oluşturacak

e
sv

Japon Otomobil Üreticilerinin Bir Dönem Yaptığı, Yeni Bir Çağ Başlatan 'Centilmenlik Anlaşması' Neyin Nesiydi?

13 okunma — 07 Ocak 2025 20:00
avatar

  • e 0

    Mutlu

  • e 0

    Eğlenmiş

  • e 0

    Şaşırmış

  • e 0

    Kızgın

  • e 0

    Üzgün

1990’ların Japonya’sında, “Centilmenlik Anlaşması” isimli anlaşma, her ne kadar güvenlik önlemi amacıyla ortaya çıksa da Japon otomobil üreticilerinin becerilerini sergileyen bir tuvale dönüştü.

Japon otomobil endüstrisinde kendini gösteren “Centilmenlik Anlaşması”, Japon otomobil üreticilerinin araçlarının beygir gücünü belirli bir sayı ile sınırlandırdığı bir anlaşmaydı.

Bu anlaşma, dönemin ikonik otomobillerinin üretimini şekillendirmişti. Peki gerçekten kâğıt üstünde bu şekilde bir anlaşma imzalanmış mıydı, nasıl işliyordu ve neler olmuştu?

JDM Centilmenlik Anlaşması neydi?

Nissan, Toyota, Honda, Subaru ve Mazda gibi Japon otomobil markaları; araçlarının beygir gücünü 276 ile, hızın 180 km/s ile sınırlandırarak bunu gönüllü bir anlaşmaya dönüştürmüşlerdi. Yazılı değildi, sözlü bir anlaşmaydı.

Sebebi ise 1980’lerin sonları ile 1990’ların başlarında, yüksek performanslı otomobillerle yapılan tehlikeli sürüşlerin beraberinde getirdiği trafik kazalarıydı.

Anlaşma ile rekabetten vazgeçip güvenli, uyumlu bir ortamın sağlanması hedeflenmişti fakat işler tam olarak öyle gitmemişti.

Toyota Supra MKIV

Yüksek performanslı otomobillerin beygir gücü ve hız rekabetleri, insanların hayatını tehlikeye atıyordu ve bunun için belirlenen sınır, adından da anlaşılacağı üzere saygıyı ön planne çıkaran bir “Centilmenlik Anlaşması”na dönüşmüştü.

fakat üreticiler, anlaşmaya uymak için bu sefer de otomobillerin motor ve şasi yapılarını aşırı seviyede güçlü yapmaya başlamıştı.

R32 ve R34 gibi GTR gibi modellerin üstünde teknolojik iyileştirmeler yapılsa da kâğıt üzerinde aynı beygir gücüne ve hıza sahiplerdi.

Mesela Nissan Skyline GT-R (R34), resmî olarak 276 beygir gücüne sahip olsa da gerçek gücü bu sınırdan çok daha fazlaydı çünkü geliştirilmiş diğer özellikleri sayesinde 320’ye kadar güç üretebiliyordu.

Benzer şekilde Toyota Supra MKIV de kâğıt üzerinde beygir gücü sınırına olsa da gerçekte çok daha fazla güce çıkabiliyordu.

Güç konusunda bir şey değişmese de mühendislik ilerledi.

Mazda RX-7 FD

Otomobil üreticileri, beygir gücü sınırına uymaya çalışırken ATTESA-ETS dört çeker sistemi (Nissan) ve 2JZ-GTE motoru (Toyota) gibi yenilikler, otomobillerindeki teknolojiyi ilerletti.

Bunun yanı sıra yol, tutuş, kullanışlılık gibi alanlarda da kendilerini geliştirdiler.

Centilmenlik Anlaşması, JDM (Japon üreticilerin araçları için anne pazar) performans araçlarının zirve yaptığı döneme denk geldiğinden Mitsubishi Lancer Evolution, Subaru Impreza WRX STI ve Mazda RX-7 FD gibi modellerin ortaya çıkmasına zemin hazırladı.

2000’lerde, Centilmenlik Anlaşması ortadan kalktı.

Honda Legend

Japon otomobil üreticileri, rekabetin artması ve emisyon düzenlemelerinin değişmesi nedeniyle anlaşmayı feshetmek zorunda kaldı.

Anlaşmanın resmî olarak bozulması, 2004 senesinde Honda’nın “Legend” modelinin 300 beygir gücünü aşmasıyla oldu. Devamında diğer markalar da sınırı aştı ve anlaşma kendiliğinden feshedildi.

Kısacası bu anlaşma her ne kadar güvenlik önlemi almak için ortaya çıksa da Japon otomobil markalarının yarattığı yüksek teknolojili otomobillerin önünü açarak yeni bir döneme zemin hazırladı.

Kaynaklar: CarBuzz, Car and Driver

Daha fazla otomobil içeriği:

İLGİLİ HABER

İLGİLİ HABER

İLGİLİ HABER

İLGİLİ HABER

İLGİLİ HABER

  • Site İçi Yorumlar

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.